Türk mutfağı dolmasız olmaaz. Osmanlı usulü, ege zeytinyağlısı, acılı güneylisi ,karalahanası, pazısı. Hepsi ayrı güzel. Özetle aslında; ne varsa bizim yemeklerde var:) Evet füzyon mutfağı, farklı dokunuşlar ve lezzetler güzel , kabul ama bir tencere mis gibi dolmanın verdiği mutluluk başkadır benim için...
Etli dolma-sarma malzemem aynı yine. Zaten genelde iç hazırlayınca biraz sarma biraz dolma yaparım. Lezzetlerin buluşması çok daha keyifli oluyor...
Malzemeler:
-
300 gr kıyma
-
2 kuru soğan
-
2 bardak pirinç
-
4-5 diş sarımsak
-
2 yemek kaşığı domates salçası
-
1 yemek kaşığı biber salçası
-
1 tatlı kaşığı nane
-
2 çay kaşığı karabiber
-
1 tatlı kaşığı pul biber (acı severseniz arttırabilirsiniz, ben 2 tatlı kaşığı kullandım :))
-
2-3 yemek kaşığı nar ekşisi
-
1.5 çay bardağı zeytinyağı veya sıvı yağ
-
Maydanoz
-
Tuz
-
1-2 domates
-
1 sivri biber (domates ve biberin mevsimi ise tazesini, mevsimi değilse dondurucuya doğrayarak attığım biberleri ve yazın hazırladığım konserve domatesleri kullanırım)
Sos için:
-
1 tatlı kaşığı domates salçası
-
2-3 kaşık sıvı yağ
-
Tuz
Yapılışı:
Kuruluklar haşlanır (patlıcanın sertleşmesini önlemek için mutlaka kaynar suya atmak lazım) . Haşlanan dolmalıklar süzülür, soğuması için bir kenara alınır. İç malzemeleri doğranır, pirinç yıkanır ve süzülür. Derin bir kapta karıştırılır. Kuruluklar doldurulur, tencereye dizilir (içinin rahat pişmesi için çok fazla bastırarak doldurulmaz ) . Sos malzemeleri biraz sıcak su ile karıştırılır, dolmaların üzerine gezdirilir. Dolmaların üstüne yakın çıkacak kadar kaynar su eklenir ( nasıl anlatacağımı bilemedim de :) üstüne çıkacak kadar olunca çok fazla oluyor ) . Ocağa alınır, kaynayınca altı kısılır. Yarım saat sonra suyu ve pişme durumu çatal yardımıyla kontrol edilir. Genelde 45-50 dakika kısık ateşte tam kıvamını buluyor. Pişince altı kapatılır. Biraz dinlendirilip servis yapılır.